Göz Zinası Ve Haramlardan Kurtulamıyorum

Göz zinası ahir zamanımızın en büyük tehlikelerinden bir tanesidir. “Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Bu davranış onlar için daha nezihtir. Şüphe yok ki, Allah onların yaptıklarından hakkıyla haberdardır.”
Nur suresi 30. ayet.
“Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer)lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar…”
Nur suresi 31. ayet.

Bizler ahir zamanın zorluklarından biri olarak dışarıda adım attığımız her dakika binler haramlarla ve göz zinası dediğimiz dehşetli günahlarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Bu tehlikeler belki dünyevi değil uhrevi olarak gözükmektedir ama aslında her iki dünyamız için tehlikeler barındırır. Bu tehlike haramlara nazar etmek yani haramlara bakmaktır. Yukarıdaki ayette belirttiğimiz gibi yüce Allah biz erkeklere harama bakmayı, kadınların örtünmesinden önce yasaklamıştır. Yani önce erkeğe göz kapaklarını örtme ayeti gelmiştir. Başlı başına bile bu yasak bizim için yeterli olmalıyken, ne yazık ki dine olan uzaklığımız yüzünden itaat edemiyoruz. O nedenle itaatimizi arttırıp bizi bu yasaklardan koruyacak birkaç yol paylaşacağız ve nefsimize söyleyeceğiz. Kim isterse birlikte dinlesin.

Göz zinası ve herşey küçük bir bakışla başlar. O yüzden o küçük bakışı atma! Şeytan hileleri ile bizi cehenneme götürmeye çalışırken büyük günahları küçük hatta değersiz gösterir. “Bir bakıştan ne zarar gelir?” gibisinden sözlerle bizim meylimizi yöneltmeye çalışır. Bir binayı yıkan dinamitleri ateşleyen şeyin küçük bir düğmenin olması gibi o küçük sandığımız bakış aslında büyük bir kısım sevaplarımızı yıkıma götürür. Çünkü o bir bakış devamını getirir. Bugün bir bakış normalleşir ve alışılır, yarın bambaşka günahlar… Birçok kitapta güzel işler için “Bir adımla başlar.” ibaresi ne yazık ki bu kötü işler için de geçerlidir. Bir kere bir adım atmamız, diğer adımı atma ihtimalimizi oldukça arttırır. Bu yüzden harama atabileceğimiz yüzlerce adımı kesmek için önce bu “küçük bir bakışı” kesmemiz gerekir.

Boş vakit ve meşguliyetsizlik ise bir başka düşmanımızdır. Bu yüzden boş durma ve mümkün olan her anını Allah’ın seveceği yolda geçir! Çünkü bu durumlar bizi şeytanın ses ve görüntülerine açık hale getirir. Zihnimiz bir sinema perdesi gibidir. Bir günde aklımızdan ortalama 6000 düşünce geçer. Hatta bazen bir şeyler düşünmemeye çalışın. O anlarda bile aklınızda bir düşünce olur ve bundan kurtulup birkaç saniyeliğine bile düşüncesiz kalmayı başarabilmek oldukça zordur. Durum böyleyken bu neredeyse uyanık olduğumuz her an açık olan sinema perdesinde şeytan boşluk buldukça bir şeyler izletmeye çalışacaktır. Ama bir işe odaklanırsak veya yapacak bir işimiz olursa o perdedeki görüntüler arasına girebilecek rastgele ve bizden değil de şeytandan gelen görselleri kendimizden uzak tutabiliriz. Şeytan ve nefsimizle öldüğümüz ana kadar meşgul olacakken nasıl olur da bu sınav dünyasında boş durabiliriz?

İlim öğren! Çünkü ilim öğrenmek kendimizi maddi-manevi doldurmamızı sağlar. Nasıl bir insan haramlar içindeyken Allah’ın seveceği işlere, örneğin namaz, karşı anlık bir soğukluk hisseder ve o durumdayken hakkını vererek o işini eda edemez; öyle de bizler ilimle meşgul olduğumuzda kendimizi doldurduğumuzdan haramlara karşı bir soğukluk hissederiz. Bediüzzaman Hazretleri, evinde kaldığı Vali Ömer Paşa’nın 3 büyük kızını birbirinden ayırt edemediğini söyler. “Neden bakmıyorsun?” diye soranlara da “İlmin izzetini muhafaza etmek beni baktırmıyor.” diye cevap verir.

Dine karşı soğukluk verdiğini tekrar belirtmemiz gerekiyor. Bir yerde hem aydınlık hem karanlık olmaz. Bir kalpte hem haram hem helal olmaz. Bu nedenle biz Allah’ın sevmediği yollardan gittiğimizde sevdiği yollardan gitme durumumuzu da azaltıyoruz ve kendimizin işini zorlaştırıyoruz.

Haramdan ve göz zinası ile duyduğun zehirli bal hükmündeki yalancı lezzetleri imanın hakiki ve pişmanlık vermeyen lezzetleri ile değiştir! Apartmanın ikinci katının camından manzaraya bakan adam, en üst kattaki terastan manzaranın nasıl göründüğünü bilmez ve kendi manzarasını en iyi zanneder. Bu yüzden ona üst kattaki manzarayı göstermek gerekir. Biz de haram lezzetlerden başımızı kaldırsak baksak ki daha iyisi var; bir daha tenezzül edip ardımıza bakmayız bile. Burada bir uyarı daha vermek lazım. Gelişmek ve değişmek zaman alır. Bizler eğer birkaç günümüzü, haftamızı, ayımızı, yılımızı hatta ömrümüzü haramlarla geçirmişsek imanın o nurlu lezzetine kavuşmamız uzun sürebilir. Burada sabır ile Allah’a dua edip ondan tarafa ümitli olmalıyız.

Zararlarına bak ve kendini uzaklaştıracak sebepler bul! Kurtuluş noktalarına değindiğimize göre bir de zararlarına bakıp biraz daha kendimizi uzak tutmak için sebepler bakalım. Harama bakmak dünyevi olarak evlilik hayatımız var ise ev huzurumuzu bozup kavgalar oluşmasına neden olur. Hafızaya karşı zarar verir ve unutkanlığımızı arttırır. Bağımlılık yapar ve bir bağımlılık kolay kolay geçmez. Bağımlılık sahibi bir insan 1 ay temiz de olsa 3 yıl temiz de olsa bağımlılığına geri dönmeye adaydır. Bu sadece haram lezzetler bağımlılığı içinde değil dünyevi sigara ve içki bağımlılıkları için de geçerlidir. O yüzden kendimizi bağımlılık yapan tüm haramlardan daha en başında sakındırmaya çalışmalıyız, eğer bir bağımlılık içindeysek yukarıdaki yollar ve daha niceleri ile en kısa sürede sebepler dairesinde kurtuluş yollarını uygulayıp, Allah’a sığınmalıyız.

Unutmayın günahlarımızdan büyük bir Allah var. O’nun kudreti hepimizi affetmeye yeter. O nedenle en kısa sürede tövbemizi edip pişman olmaya bakalım. Gerisi Allah’ın kudret elinde olandır. Allah’a emanet olun! Son olarak bu konudaki videomuzu izlemenizi kesinlikle tavsiye ediyoruz. Ayrıca helal daire kalabilmemiz için önerebileceğimiz diğer makalemize göz atmanızı tavsiye ediyoruz.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir